Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, devlet üniversitelerindeki ikinci öğretim programlarının kapatıldığını açıkladı. Bu önemli karar, üniversitelerdeki eğitim kalitesini artırmaya yönelik bir adım olarak değerlendiriliyor. Karar sonrası “İkinci öğretim kalktı mı”, “İkinci öğretim kapatıldı mı” gibi sorular gündeme geldi. Bu yazıda, alınan kararın detaylarını ve olası etkilerini inceleyeceğiz.

İkinci Öğretim Kaldırıldı mı?
YÖK Başkanı Erol Özvar, yaptığı açıklamada devlet üniversitelerindeki ikinci öğretim programlarının kapatıldığını ve bu programlara kontenjan tanımlanmadığını belirtti. Özvar, “Bu dönem üniversitelerimizdeki program kalitesini artırmaya yönelik belki de en önemli çalışmamız devlet üniversitelerimizdeki ikinci öğretim programlarının kapatılması olmuştur” dedi. Bu kararla birlikte, önümüzdeki akademik yıldan itibaren tüm devlet üniversitelerindeki ikinci öğretim programlarına yeni kontenjanlar verilmeyecek.
Programların Dönüştürülmesi ve Kontenjanların Korunması
Erol Özvar, kapatılan ikinci öğretim programlarının kontenjanlarının yeni istihdam odaklı programlara aktarıldığını ve toplam kontenjanın korunduğunu vurguladı. “Kapatılan programların kontenjanları açılan istihdam odaklı yeni programlara tanımlanarak yaklaşık bir milyon kontenjanın tamamı muhafaza edildi. Sonuç olarak geçen yıla göre toplam kontenjan sayısında herhangi bir düşüş olmadı” ifadelerini kullandı. Vakıf üniversitelerinde de benzer bir dönüşüm süreci başlatılacak ve istihdama duyarlı programlara ağırlık verilecek.
Bazı Programlarda Kontenjan Azaltılması
YÖK Başkanı Özvar, bazı programlarda kontenjan azaltılmasına gidileceğini de duyurdu. Mimarlık, eczacılık, psikoloji, beslenme-diyetetik ve temel bilimler gibi alanlarda kontenjanlar düşürülecek. Bu karar, piyasa beklentilerinin üzerinde mezuniyete yol açan kontenjanların ülkenin ihtiyaçlarına göre düzenlenmesi amacıyla alındı. Özvar, “Eğitim-öğretim kalitesini yükseltmek amacıyla, piyasa beklentilerinin üzerinde mezuniyete yol açan kontenjanlarda ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda yeni düzenlemeler yapılmış ve öğretim elemanları sayısı, derslik ve benzeri kapasite dikkate alınarak düşürülme yoluna gidilmiştir” dedi.
35 Yaş Üstü Öğrencilere Kayıt Sınırlaması
Yükseköğretim Yürütme Kurulunca alınan bir diğer karar ise, bazı açık öğretim programlarına sadece 35 yaş üstündeki öğrencilerin kayıt yaptırabilmesi oldu. Çocuk Gelişimi, Felsefe, Sosyoloji, Tarih ve Türk Dili Edebiyatı gibi bölümlerde bu sınırlama uygulanacak. Özvar, bu kararın istihdam dengesini gözeterek alındığını belirtti ve “Başta öğretmenlik mesleği olmak üzere ülkemizin istihdam dengesini yakından gözeterek bu kararları alıyoruz” ifadelerini kullandı.
İkinci Öğretim Nedir?
İkinci öğretim, Türkiye’de üniversitelerde düzenlenen ve genellikle mesai saatleri dışında, akşamları veya hafta sonları verilen eğitim programlarını ifade eder. Bu programlar, çalışma saatleri içinde eğitim alamayan veya farklı sebeplerle normal öğretim saatlerine uyamayan öğrencilere yönelik düzenlenir. Geçen yıl 1.308 ikinci öğretim programına 80 bin öğrenci yerleşmişti.
İkinci öğretim programları, özellikle çalışan öğrenciler için büyük bir avantaj sağlıyordu. Akşam saatlerinde derslere katılabilme imkanı, gündüz çalışan öğrencilerin eğitim hayatlarını sürdürmelerine olanak tanıyordu. Ancak, son yıllarda dijital eğitim teknolojilerinin gelişmesi ve uzaktan eğitim modellerinin yaygınlaşması ile birlikte, 2. öğretim programlarına olan talepte bir azalma gözlemlendi. Uzaktan eğitim, esneklik ve erişilebilirlik açısından 2. öğretime göre daha fazla avantaj sağlıyor. Bu durum, üniversitelerin 2. öğretim programlarını yeniden değerlendirmelerine neden oldu.
Uzaktan eğitimin getirdiği esneklik, öğrencilerin derslere istedikleri zaman erişebilmesi, evlerinden çıkmadan eğitim alabilmesi gibi avantajları beraberinde getiriyor. Bu da, özellikle çalışan öğrenciler için cazip hale geliyor. Ayrıca, pandemi sürecinde uzaktan eğitimin zorunlu hale gelmesi, bu yöntemin daha geniş kitleler tarafından benimsenmesine neden oldu. Dolayısıyla, 2. öğretim programlarının kaldırılması kararı, uzaktan eğitimin artan popülaritesi ile de yakından ilgili.
Sonuç
YÖK’ün ikinci öğretim programlarını kapatma kararı, üniversitelerdeki eğitim kalitesini artırmayı hedefleyen önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Programların istihdam odaklı yeni bölümlere dönüştürülmesi ve bazı bölümlerde kontenjan azaltılması, eğitim sisteminin daha verimli ve ihtiyaçlara uygun hale getirilmesini amaçlıyor. Bu kararlar, öğrencilerin ve velilerin yeni stratejiler geliştirmesini gerektiriyor. Eğitimde kaliteyi artırmayı hedefleyen bu değişikliklerin, uzun vadede olumlu sonuçlar doğurması bekleniyor. Üniversite adaylarının ve velilerin bu yeni düzenlemelere uyum sağlayarak, en iyi eğitim imkanlarından faydalanmaları dileğiyle.
-> Daha önce yazdığımız Yeni Dönemde Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Yenilikler ve Reformlar ile ilgili yazımıza göz atabilirsiniz.
-> Daha önce yazdığımız Sertifika Programları ile ilgili yazımıza göz atabilirsiniz.
-> Daha önce yazdığımız Video Kurslar ile ilgili yazımıza göz atabilirsiniz.
-> Daha önce yazdığımız Sınavlara Nasıl Hazırlanmalı? ile ilgili yazımıza göz atabilirsiniz.
-> Daha önce yazdığımız Yüz yüze ve online özel ders arasındaki farklar ile ilgili yazımıza göz atabilirsiniz.
-> Daha önce yazdığımız Özel Ders Alırken Nelere Dikkat Etmeliyiz? ile ilgili yazımıza göz atabilirsiniz.
-> Daha önce yazdığımız Öğrenmeyi Hızlandırmanın Yolları ile ilgili yazımıza göz atabilirsiniz.
-> Daha önce yazdığımız Soru Çözerken Nelere Dikkat Etmeliyiz? yazımıza göz atabilirsiniz.
Rakun’u Hemen İndirmek İçin Tıkla! -> İNDİR!
Leave a Comment